''Neymiş; bir de biz bakalım...''

Emre Belözoğlu'na PFDK'dan 1 maç çıkınca deyim yerindeyse kızılca kıyamet koptu. Anlaşılan o ki kurullara güven duygusu ciddi şekilde sallandı...

Neresinden bakarsanız bakın, Emre Belözoğlu'na verilen 1 maç ceza tutarsızlıklarla dolu.

Futbol Federasyonu'nun kendi kurulları bile aynı olaya iki farklı bakış açısı getiriyor.

Olacak iş mi?

Gelin her açıdan bakıp durumu netleştirelim.

1- HAKEM AÇISINDAN
Tolga Özkalfa yardımcısı Ekrem Kan'ın uyarısıyla Emre'ye 'Doğrudan' kırmızı kart çıkarıyor, oyundan atıyor. Hakem raporlarının resmen açıklanması yasak.

Doğrudan kırmızı kart 'hakaret' algısını güçlendiriyor. Emre ise "Ben, 'Allah sizi bildiği gibi yapsın' dedim, onlar 'Allah belanızı versin' anladılar" açıklamasını yapıyor.

2- TFF AÇISINDAN
Bir takım ya da kişiyi PFDK'ya gönderen Futbol Federasyonu'nun Hukuk Kurulu'dur. Hukuk Kurulu kararını hakem ve temsilci raporlarına dayandırır. Emre dosyasında hakem Tolga Özkalfa raporunu yazıyor, Hukuk Kurulu içeriğine bakıp 'Hakaret' kapsamında değerlendirilmesi talebiyle PFDK'ya gönderiyor.

3- PFDK AÇISINDAN
PFDK raporları alıyor, inceliyor ve 'Hakaret' değil, 'Sportmenlik dışı ifade' olarak yorumluyor…Böylece ceza 1 maç oluyor. Bundan sonrası Futbol Federasyonu Hukuk Kurulu'na bağlı. Eğer cezanın az olduğunu düşünürlerse, itiraz etme hakları var.

                                                                 * * *

Tartışmasız tek sözcük 'Bela' ama o da iki farklı adrese gidiyor...

Hakarete varıyorsa en az 3 maç,

Sportmenliğe aykırı olsa 1 maç...

PFDK diyor ki; "Sportmenliğe aykırıdır" ve raconu 1 maç olarak kesiyor...

Hukuk Kurulu'nun itirazı, Tahkim Kurulu'nun prosedürünü ilgilendiriyor.

Çünkü, Hukuk Kurulu'nun bir itirazı olmadığı takdirde, Tahkim Kurulu'nun cezayı artırma yetkisi bulunmuyor.

Bırakın hakem raporlarını, hukukçulardan oluşan kurullar bile, hakaret ile sportmenliğe aykırı ifade konusunda farklı düşünürken, taraftarın, sanki bunlar çok normalmiş gibi, her şey güllük gülistanlık gibi mi davranmaları mı bekleniyor?

Çok beklerler...
 

                                                                 * * *

Şimdi...

Eğer Emre Belözoğlu bela okumadıysa, yanlış anlaşıldıysa, '1 maçla' o yanlış anlama düzeltiliyorsa yazık değil mi Emre'ye?

Etmediği bir söz yüzünden yediği küfrün haddi hesabı kalmadı...

Zorunuz ne? Düşman mısınız? Kesilmemiş hesapları da mı yüklüyorsunuz?

Yok, dediyse... Hakaret ettiyse, o zaman bu 'kılıfa uydurmak' nedir?

Bu durumda bu bir aklama operasyonu değil de nedir?

                                                                 * * *

Tamam hakem raporu açıklamak yasak.

Gelin anlaşalım, Tolga Özkalfa'nın raporunda yer alan bu cümleyi 'bir şekilde' ortaya çıkarıverin...

Neymiş; bir de biz bakalım...