Haberler

Ne Olacak Bizim Halimiz..!

Haber Tarihi: 27 Kas 2014

Ne Olacak Bizim Halimiz..!

                  1977 yılında İstanbul’un Babıali’si  sayılan Rüzgarlı Sokak’ta başladığım Gazetecilik Mesleğini Ankara’da devam ettirebilmek giderek zorlaşıyor...

Neden mi?

Anlatayım..

        Güne, sabah erken başlarım.. Bizim meslekte gündemi yakalamak açısından sayısız faydası vardır... Bugün de o günlerden biri...      

       Başkent Ankara’nın gündemi oldukça yoğun...      

       Merakla beklenen Papa Francis, Ankara’ya geliyor...     Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında Yüksek Askeri Şura ilk kez toplanıyor...

       4 eski bakanla ilgili yolsuzluk iddiaları için kurulan komisyon haberlerine, yayın yasağı geldi.. Bu nedenle ana muhalefetle meclis başkanlığı birbirine girdi... Ortalık yangın yeri...

      

       “Papa’yı izleyecek muhabir listesini biz yapacağız..”

 

       Esenboğa hava limanında karşılandıktan sonra Anıt-Kabir’e gidecek, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda ağırlanacak olan Papa Francis’in gelişi başkent gündeminin ilk sırasında...

       Papa’yı izlemeye hazırlanan Ankara’daki medya mensupları için programı, Cumhurbaşkanlığı makamı yapıyor...Cumhurbaşkanlığı makamını arayan gazetecilere verilen “ bizim hazırladığımız bir liste var...Papa’yı onlar izleyecek...” cevabı, hayal kırıklığına neden oldu

       Akreditasyonlar nedeniyle Ankara’da “giderek daralan” çalışma alanı, içinden çıkılmaz hale gelmişti. Papa nedeniyle ayrı bir akreditasyon uygulanacaktı. Yani, Cumhurbaşkanlığı ve Dışişleri Bakanlığı akreditasyonları geçerli olmayacaktı..Papa’yı izleyecek muhabir, kameraman ve diğer gazeteciler de Cumhurbaşkanlığı makamı tarafından belirlenecekti...

      

“Şura’yı, Başbakan’ın basın mensupları izleyecek!”

 

       Gazeteciler, Papa’yı izleyemeyecekleri kesinleştikten sonra, gündemin 2. maddesi, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun ilk kez başkanlık edeceği Yüksek Askeri Şura Toplantısına yöneldi. Saat 10.00’da Anıt-Kabir’e çıkacak olan şura üyeleri, 10.50’de Genelkurmay Karargahı’nda toplantılara başlayacak.

       Anıt-Kabir’deki töreninin tüm gazetecilere açık olduğu Genelkurmay Başkanlığı Sitesinde yazıyordu. Ancak Başbakanlık yetkilileri, “Anıt Kabir ve Genelkurmay Karargahındaki Şur’a toplantılarını sadece Anadolu Ajans izleyecek” deyince bir şok daha yaşadılar...

       Genelkurmay Başkanlığı’nı aradıklarında ise “Anıt-Kabir açık. Ancak karargahtaki toplantıları, ‘sayın Başbakanın basın mensuplarından başka gazeteci izleyemeyecek” cevabını alınca bir yaşlarına daha girdiler...

       “ Sayın Başbakanın basın mensupları..” cümlesini ilk kez duyuyorlardı...

 

“ Komisyona bile, yayın yasağı..”

 

       Başkentli gazeteciler bu defa, gündemin 3. sırasındaki konuya yöneldi. 3.sırada; 4 eski bakanla ilgili yolsuzluk iddialarını inceleyen Soruşturma Komisyonu var...

       Komisyon, çalışmalarını zaten gizlilik içinde yürütüyor.. Bakanlarla ilgili İstanbul Başsavcılığı’ndan gelen dosyalar, zaten Meclis’teki “kozmik odalarda” sır gibi saklanıyor. Komisyon üyeleri dışında kimse bakamıyor, fotokopi bile alınamıyor...

       Bütün bu önlemlere rağmen komisyondan yazacak bir şeyler bulan gazeteciler, bu defa mahkemeden gelen “ yayın yasağı ” ile karşılaştıklarında “Pes doğrusu” dediler...

       Sonra da Meclis’in bahçesinde volta atarak, kara kara düşünmeye başladılar...

       Ne olacak bizim halimiz diye...

 Yazı: Emin Varol