Haberler

Taraftar haklı çıktı

Haber Tarihi: 22 Ara 2014

Taraftar haklı çıktı

Passolig'e hayır kampanıasına Anayasa Mahkemesinden olumlu yanıt geldi. Passolig'in iptali konusunda mahkeme başvurusu olumlu döndü.

Tüketici Mahkemesi Hakimi Atilla Pınar, elektronik kart uygulamasının esaslı bir insan hakları ihlali olduğunu belirtti. Hakim Pınar, yaptığı iptal başvurusunda Passolig’in ikram kültürünü bile öldürdüğünü belirterek, “Bir kişi ailesini veya yakın iş arkadaşlarını futbol müsabakasına götürmek istediği takdirde, ‘Haydi maça gidiyoruz, biletler benden!’ diyemeyecektir” değerlendirmesinde bulundu.

Taraftar Hakları Dayanışma Derneği avukatı Ertuğrul Cem Cihan, Passolig uygulamasından kaynaklanan ve hak ihlaline yol açan hususların tespiti, hukuka aykırılıkların giderilmesi ve taraftarların yaptığı sözleşmelerin geçersizliğine karar verilmesi talebiyle Ankara 16. Tüketici Mahkemesine dava açmıştı. Mahkeme de Passolig uygulamasına vize veren yasanın iptali için Anayasa Mahkemesine iptal davası açmaya karar vermişti.

TEMEL HAK İHLALİ BARINDIRIYOR
Mahkeme Hakimi Atilla Pınar, 15 Aralık’ta yasanın iptali için AYM’ye yaptığı başvuruda, çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Elektronik karta dair düzenlemelerin esaslı bir insan hakları ihlali olduğu belirtilen başvuruda, “Elektronik kart olarak tabir edilen düzenleme, sporda şiddetin engellenmesi amacıyla çıkarılmış olsa dahi mahkememiz, bu kurumun hem 1982 Anayasası’na, hem AİHS’ne, hem de Evrensel İnsan Hakları Bildirgesine aykırı olduğunu ve temel ve evrensel hak ve özgürlüklere haksız (temel hak ihlali barındıran) müdahale içerdiği görüşündedir” denildi. Başvuruda, özetle şu görüşlere yer verdildi:
SPOR TEMEL BİR HAKTIR
“Spor bir temel haktır, bir hürriyettir, bir eğlenme ve dinlenme vasıtasıdır, kültürdür, kültürel bir faaliyettir, bir ekonomik haktır, insan kişiliğinin gelişmesi için gerekli haklardandır, insan haysiyetinin bir parçasıdır, özel ve aile hayatına saygı hakkının kapsamında kalmaktadır. Elektronik kart uygulaması ise tüm bunları yerine göre kısıtlayan yerine göre de ortadan kaldıran ağır bir ihlaldir.

PASAPORT VURGUSU
İnsanların cebindeki parayı kendi iradesiyle harcayarak ve belki de en keyifli anlarından birini geçireceği bir ortama pasaport mahiyetindeki bir belge ile girmeye zorlanması bir başka insan hakları ihlalidir. Bu meyanda nasıl ki bir müziğe, bir sanata karşı elektronik kart benzeri bir kısıtlama getirilmemiş ve getirilemez ise aynı şekilde spora da hem icra ve aracılık eden hem de nihai anlamda ürünü bir şekilde tüketen (seyirci / taraftar) bakımından sınır getirilemez. Tüm topluma ve her insana, herkese hitap eden / etmesi gereken spor alanları elektronik kart kurumu ile bir nevi sadece reşit ve ergin kişilere ve 7 yaş üzerindeki velisi bulunan çocuklara hasredilmiştir. Zira kısıtlılar, vasisi bulunanlar ve özellikle zihinsel engelliler bakımından kartın temini ve kullanımı, vesayet makamından izin hususları esaslı birer hak ihlalidir. Bu durum da özellikle küçük yaşlardan itibaren sevdirilecek (teşvik edilecek) spora bizzat küçüklerin ulaşmasını zorlaştırmaktadır.

ARTIK 'BİLETLER BENDEN' DENİLEMEYECEK!
Toplumumuzda ve kültürümüzde mevcut olan ve sporu da ihtiva eden birçok güzel adet, gelenek veya teamül elektronik kart ile sürdürülemez hale gelmiştir. Örneğin ikram kültürümüzün buradaki yansıması artık kullanılamaz haldedir. Diyelim ki bir kişi ailesini veya yakın iş arkadaşlarını veya o zaman dilimini paylaşmak istediği bir insan kitlesini futbol müsabakasına götürmek istediği takdirde, ‘Haydi maça gidiyoruz, biletler benden!’ diyemeyecektir. Zira elektronik kart olmaksızın bilet temini mümkün değildir. Toplu bilet alımı ise imkânsızdır.
İKRAM KÜLTÜRÜ ENGELLENDİ
Bu durumda ise kişi cebindeki paraya rağmen amaçladığı sosyal ortama ulaşamayacak veya ikramını / maç davetini yapamayacak ve neticede belki o kişilerle olan en esaslı müştereğini paylaşamayacaktır. Bu ise özgür iradeye ve hareket serbestisine getirilmiş ciddi bir müdahaledir. Özel hayatın veya aile hayatının gizliliğinin bir başka açıdan ihlalidir. Elektronik kart dileyenin dilediği maça serbestçe gitmesi / girmesi ve spor müsabakasını izlemesini engellemektedir ve bu hürriyet hakkına, özgürlüğe bir müdahaledir. Düzenleme ile asıl mağdur samimi sporseverler olmuştur.

KULÜPLERİ DE MAĞDUR ETTİ
Elektronik Kart’a her ne sebeple olursa olsun ulaşamayan kişi veya kişilerin giremediği sportif müsabakadan evvelen ve bizzat o alanda emek veren sporcunun, o dala yatırım yapan klüp, dernek veya şirketlerin etkileneceği aşikârdır. Spor artık sadece bir hobi değildir. Bir Ticari mevzudur. Mal ve hizmet piyasasının hatta Borsanın önemli bir kalemidir. Bundandır ki Divan edebiyatımızda bu meyanda enfes bir tabir vardır;“Marifet iltifata tabidir. Müşterisiz meta zayidir. (Muallim NACİ)

STATLAR BOŞ KALIYOR

Nasıl ki günlük hayatta bir sinemaya, bir tiyatroya, bir müzikale veya bir başka kültürel faaliyete özgürlükleri bağlamında sadece ücretini ödeyerek gitme imkânı olan bir kişi, bu hakkına kavuşmak için önüne konulacak hukuka aykırı engel karşısında kuvvetle muhtemel o ortamdan ve faaliyetten vazgeçerek uzaklaşmış olacaksa, benzer şekilde “elektronik kart” uygulamasının da sporseverler bakımından aynı etkiyi doğuracağı kanaati oluşmuştur.”